Uzun zamandır beklediğim maç 64 saniye sürdü ve benim için büyük bir hayal kırıklığıydı. Cain kötü bir gameplan ile çıktı ve bu daha ilk dakikadan belli oldu. Doğrudan bir TD denemesiyle başlayacağını ve JDS'i yere devirene kadar baskı yapacağını düşünmüştüm ama o kendisini ayakta test etmeyi ve belki de herkese birşeyler kanıtlamayı tercih etti. Ancak gardını yeteri kadar yüksek tutmayarak adeta TKO davetiyesi çıkardı. JDS, Roy Nelson ve Carwin'e birer araba dolusu dayak atmıştı ama bunlar karşısında dahi bu kadar net knockdown vuruşu yapamamıştı, zira bu ikisi de JDS karşısında yüksek gardla durmayı tercih ettiler, yine de JDS üzerlerinden geçmişti. Cain ise fazlasıyla açık ve gardı aşağıda dövüştü ve bu JDS karşısında yapılabilecek en büyük hatadır. Cain bu kadar büyük bir hata yaptığını ancak TKO'dan sonra kendine gelince farketmiştir.
Açıkçası en az 3 round sürecek ve sonunda Cain'in kazandığı bir dövüş olacağını düşünmüştüm ama 64 saniye süren bu maçla birlikte koskoca bir event bence boşa gitti. FOX da hayalkırıklığına uğramıştır bariz bir şekilde, çünkü bir saatlik yayın neredeyse sadece Dana White ve Lesnar'ın katıldığı ve geceyi yorumladıkları maç öncesi programdan ibaret oldu. Ve Tabii ki Dana White belki de gecenin yarattığı hayalkırıklığı ile danalığını bir kez daha kanıtlayarak gece sonundaki basın toplantısında saçmaladı. Ama Dana White bu, zaten kendisini nefret edilen biri haline getiren de bu küçük dağları ben yarattım tavırları. Tamam, kabul ediyoruz, UFC'nin bu kadar büyük bir organizasyon ve MMA'in bu kadar büyük bir sektör haline gelmesinde payı var, ama asıl aktörler dövüşçülerdir ve bundan dolayı Dana'nın biraz daha alçakgönüllü olması gerekir.
Maç hakkında konuşulacak pek fazla birşey yok. Bana kalırsa iki dövüşçü de kendisini test edemedi. Cain güreş yeteneğini sergileyemedi ve bir kez daha JDS'in boksundan başka bir yeteneğini göremedik. JDS'in BJJ'si hala bir soru işareti ve hala test edilemedi. Bunu Carwin ve Roy Nelson da test edemedi, Overeem veya Lesnar da test edemeyecektir. Zira yapabilecek tek kişi de Cain'di ve fakat Cain çok büyük bir şansı elinden kaçırdı.Herşeyden ötesi kemer gitti ve birkaç maç daha geri gelmeyecek. JDS bu kemeri uzun süre koruyabilir, çünkü kendisiyle baş edebilecek başka bir dövüşçü yok gibi gözüküyor. Overeem seçeneği var, fakat ayak dövüşünde JDS rakipsiz ve Overeem dövüşü yere indirebilecek bir dövüşçü değil. Kickboks altyapısıyla JDS'e zor anlar yaşatabilir ama bundan daha fazlası lazım JDS'i yenebilmek için. Çünkü adamda tek yumruk KO gücü değil, resmen yarım yumruk KO gücü var ve Overeem granit çeneye sahip değil.
Burada şöyle eşleşmeler olabilir. Overeem vs. Lesnar galibi JDS ile kemer maçına çıkar. Kaybedeni ise Cain ile eşleşir. Overeem kazanır ve burada Lesnar'ın çok istediği Cain ile rövanş eşleşmesi olacaktır. Yani JDS vs. Overeem ve Cain vs. Lesnar maçları çıkar. Roy son Cro Cop galibiyetinden sonra Carwin ile eşleşebilir veya Mir'i Carwin ile eşleyebilirler. Cain vs. Lesnar galibi ile Nelson/Mir vs. Carwin galibi (ki buradan bence Carwin çıkar) dövüşür ve kazanan kemer maçına çıkabilir. Yani Cain'in iki maç kazanarak tekrar kemer maçı hakkı kazanması mümkün. Burada Carwin de bir nevi gatekeeper* konumuna gelmiş oluyor.
Şimdi bütün umutlar UFC 139'a kaymış durumda. Müthiş bir kart bizi bekliyor. Shogun, Jon Jones maçında uğradığı bozgun ve yediği dayağı Forrest Griffin'i ilk roundda yenerek ve UFC'deki ilk maçında kendisinden aldığı mağlubiyetin rövanşını da alarak biraz olsun unutturdu ve fakat asıl kendisini test edeceği maç Henderson maçı olacak. Henderson çok formda ve Strikeforce LHW şampiyonu olarak geliyor. Cung Le maçı da Wanderlei'nin UFC'deki son şansı olabilir, zira "Wand" çok fazla TKO mağlubiyeti aldı ve çenesi iyice zayıfladı. Bana göre Leben'dan aldığı TKO bardağı taşıran son damla olmalıydı ama O'nun gibi bir efsane için bu fazlasıyla acımasızca olurdu. Bana göre gecenin en fazla heyecan verici maçı Urijah Faber ile Brian Bowles arasındaki bir nevi WEC şampiyonlarının kapışması olacak. Brian Bowles, Miguel Torres'ten BW kemerini almış ve hemen ardından kariyerindeki tek mağlubiyeti aldığı Dominick Cruz'a kaybetmişti. UFC'deki durumu 2-0. Urijah ise son olarak ezeli rakibi Dominick Cruz'la kemer için karşılaştı ve açık ara kaybetti. Uzun süre WEC şampiyonuydu ancak kemeri Matt Brown'a kaybettikten sonra bir daha alamadı. Son çıktığı 4 kemer maçını da kaybederek (3 kere WEC'te, bir kez de UFC'de) bu alanda bir rekora da imza atmış gibi gözüküyor. Bu maç gecenin maçı olmaya adaydır, benden söylemesi. Kampmann vs. Rick Story eşleşmesi de heyecan verici, zira Kampmann favori dövüşçülerimdendir ve hiçbir maçı durağan geçmez. Story'de en son Thiago Alves'i yenerek heyecan verici bir dövüşçü olduğunu kanıtladı. Expect some fireworks! Bunlarla birlikte Stephen Bonnar, Ryan Bader ve yukarıda adı geçen Miguel Torres'in de olduğu bir dövüş gecesi senenin en iyisi olmaya aday.
*gatekeeper: UFC gibi dövüş organizasyonlarında ilk maçına
çıkan adamların karşılaştığı veya bir dövüşçünün title shot kazanmak için
dövüştüğü, nispeten daha tecrübeli ancak şampiyonluğa oynayacak kadar yetenekli
olmayan veya kariyerlerinin bir yerinde şampiyonluk maçlarını kaybetmiş
dövüşçüler. UFC'deki son dönemde bazı gatekeeper'lar: Kampmann (vs. Shields), Leonard
Garcia (vs. Nam Phan), Frank Mir (vs. Lesnar), Chris Lytle, Stephan Bonnar.
Frank Mir dışındakiler slugfest'e eğilimli olup pek gameplan yanlısı adamlar değildirler,
ancak dövüşleri her zaman heyecanlı ve eğlenceli olmaya adaydır (ilk aklıma
gelenler: Kampmann vs. Sanchez, Garcia vs. Chan Sung Jung, Chris Lytle vs. Matt
Serra / Kos, Stephan Bonnar vs. Jon Jones).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder