23 Ocak 2012

Nihat Özdemir: "Galatasaray'ın 3 katından daha büyüğüz!"

"Galatasaray'ın neden bu kadar bağırdığı belli. Neden Galatasaray bu kadar bağırmaktadır. Tüm bu yaşanan olumsuzluklara rağmen biz onların 3 katından fazlasıyız. Bu kadar bağırmaları da ondandır."

Hangi şarkıyı söylüyor bu vatandaş? 

3 Temmuz'dan beri Galatasaray'ın duruşu bellidir. Bu bağırmak değil, düşünce beyanıdır. Ancak sansürcü, despot ve diktatör zihniyet düşünce beyanını bağırmak olarak değerlendirir. Bu, doğru yolu göstermektir, ki TFF başkanı dahil bu oyundaki tüm aktörler doğrunun ne olduğu bilmektedir. Şahıslara verilen cezalar indirilmeli, ancak kulüpere uygulanacak yaptırımlar açısından global kriterler ne diyorsa o uygulanmalı, kim olursa olsun hiçbir takıma "kıyak" yapılmamalıdır. Doğru olan budur. Galatasaray aynı duruma düşseydi, Fenerbahçe de aynı düşünceyi savunacaktı. Bu bir fırsatçılık değildir, fırsatçılıksa doğru olanı yapmanın fırsatıdır. Galatasaray hariç neredeyse tüm kulüpler Fenerbahçe'yi kurtarma yarışı içine girdiler. Buradaki kriter elbette "havuz". Yüzme havuzu değil, yayın gelirlerinin toplandığı "sanal" havuz bu. Fenerbahçe'nin ligden düşmesiyle içi büyük ölçüde boşalacak olan havuz. Başta Yıldırım Demirören, herhalde takımının içinde bulunduğu borç batağı sebebiyle, ve İlhan Jaw-Jaw, tamamen açgözlülüğünden, olmak üzere içerisinde küme düşme ihtimali bulunan kulüplerin de bulunduğu büyük çoğunluk ekonomik kaygılar içerisinde Fenerbahçe'yi, ve belki de kendilerini, kurtarma misyonu edinmiş durumdalar. Fenerbahçe'nin de işine geliyor elbet, bir yandan "58. madde değişmesin" diyerek, aslında bu "ufak" kulüplerin kurtarma operasyonuna çanak tutuyorlar. Her şey bir yana, bu açıklamayı yapan beyefendinin takımı da Galatasaray ile aynı şeyi savunuyor: 58. madde değiştirilemez! Daha neyi tartışıyorsun sen? Bir gün öyle, bir gün böyle konuşan, kafası karışık ne dediğini bilmez birisin. O koltuktaki günlerin de sayılı zaten. Galatasaray'a laf atmaya çalışarak kredi kazanmaya uğraşma boşuna.

Kimin daha büyük olduğunu ise tarih altın harflerle yazıyor. Fenerbahçe MTK'ya kendi sahasında 2-0 yenilip elendiği 1999-2000 sezonunda Galatasaray, Milan, Dortmund, Leeds, Arsenal gibi takımları yenip UEFA kupasını almıştı. Fenerbahçe'nin Avrupa Kupaları'na katılamadığı 2000-2001 sezonunda Galatasaray Real Madrid'i yenerek Süper Kupa'yı aldı ve Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final oynadı. Real Madrid'i bir sezonda iki kere yendi. 2001-2002'de Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi grubunda sıfır çekip tarihe geçerken, Galatasaray PSV ve Lazio'yu geçerek ikinci gruba yükselmişti. İkinci grupta Barcelona, Roma ve Liverpool'lu grupta son maça kadar savaşmış ve tek yenilgisini son maçta Barcelona'dan almıştı. Nihat'ın bölye "bağırması" normal, her fenerli gibi o da Galatasaray'ın Avrupa'da ve ligde destan yazdığı yılları unutmuş. Fenerbahçe önce bu üç sezonu tekrar yaşatsın, Galatasaray'ın değerine o zaman ancak  yaklaşabilir. 

Kısaca, yavaş ol Nihat. 

Hiç yorum yok: